5 Ekim 2017 Perşembe

BİR LOKMA BİR HIRKA


Bir lokma ve bir hırkayla yetinmeli mi insan?

       Kendine sunulanla ya da küçük bir çabayla sahip olabildiği ile doymalı mı insan?  Karnını doyurmak kadar basite indirgeyerek anlamlandırmayın meseleyi rica ediyorum. ‘Hayatın tüm mevcut olanaklarını alıp kullanmak ve dahası için çabalamamak’ ideal yaşam şekli bu mu olmalı yani? Potansiyelimize ve bize sayısız icat, bilim, ilim bırakanlara ihanet sayılmaz mı bu?

        Aza kanaat edersek eğer nasıl gelişebiliriz hiç düşündünüz mü? Evrenin bilgisi ile ilgili bu zamana dek ortaya konulanlar yeter desek, tıp alanında, sanayide, teknolojide bu kadarıyla yetinsek nasıl ilerleyebilir ki insanlık. “Kanaat etmek, yerinde saymak demek” görmüyor musun Ey İnsanoğlu! Bizi uyuşturmak, gelişmemizin önünde engel oluşturmak için uydurulmuş bu gibi argümanların kolaycılığına sığınmayalım.

         Bir lokma bir hırka sözünü bir dini öğreti gibi bize dayatanlara sesleniyorum. “İki günü eşit olan zarardadır”, demiyor mu Hadis-i Şerifte?  Gelişin, geliştirin, hayata katkınız olsun, üretin, demiyor mu?  Hem sonra yaratılmışların içinde en üstün varlıklar olduğumuz iddiasındayken; sadece doğanın bize sunduklarıyla  ve geçmişten gelen ilimle yetinmek nankörlük değil mi özümüze ve iddiamıza? İçimizde Tanrı’nın bize bahşettiği o yüce zekâ ve kabiliyetlerle tıpkı bu zamana dek çabalayarak ortaya konulmuş sayısız büyük iş ve icatların sahipleri gibi büyük işler ortaya koymamız icap etmez mi?

     Her birimizi, diğerimizden ayıran belki bedensel gücümüzdeki üstünlükle, belki zihinsel belki de ruhsal kabiliyetimizle, üstünlüğümüze yaraşır icraatlar yapmamız gerekmez mi? Potansiyelimizin hakkını vermeliyiz diyorum. Özümüzdeki enerjiye biraz olsun saygı duyuyorsak eğer bize sunulan sayısız nimeti hunharca tüketmeye ve bunun adına da ‘kanaat’ demeye devam etmek yerine üretmeliyiz diyorum. Potansiyelin, sahip olduğun gücün, bilgin ölçüsünde ister yalnızca kendine ve ailene yetecek kadar ürün ekip toplamayı; ister tüm insanlığın irfanına katkı sağlayacak kitaplar yazmayı, isterse gelecekte birçoklarının hayatını kolaylaştıracak teknolojik icatlar yapmayı becermelisin. İlla ki üretmelisin. Daha demeyi, sorgulamayı, araştırmayı ve harekete geçmeyi bilmelisin.

Not:

                 “Ve hızlı gelişim bilgiden yoksunsa kör olur. Ve her bilgi içinde eylem yoksa boşunadır. Ve her eylem içinde sevgi yoksa boştur. “       Halil Cibran                       

Bilgiye, eyleme ve sevgiye adananlara...